Çocuk gelişiminin önemli alanlarından bir tanesi de cinsel gelişimdir. Ancak unutulmamalıdır ki tüm gelişim alanlarında olduğu gibi cinsel gelişim de diğer alanlardan ayrı bir şekilde düşünülemez. Bu sebeple, cinsel gelişim de varoluşumuzun başlangıcından itibaren, yani anne karnında başlar.
Bebeklik dönemindeki dokunsal izlenimler, bebeğin bakım vereni ile kurduğu bağ tüm diğer gelişim alanlarında olduğu gibi cinsel gelişim alanında da belirleyici bir etkiye sahiptir. Bebeklik döneminde bakım veren ile kurulan bağ, hem bebeğin kendisini algılayışını hem de çevresini algılayışını etkilemektedir. Bu sebeple; bireyin kendi bedeniyle kurduğu bağ da, bakım vereni ile kurduğu bağ ile başlar ve şekillenir.
Tüm bu bağlamda; düşüp canı yanmış bir çocuğa, ağlayacak bir şey olmadığını söyleyerek telkin etmek dahi, çocuğun kendi bedeni ile kurduğu bağı zedeleyici bir unsur olarak değerlendirilebilir. Kişinin kendi bedeniyle kurduğu bağın kuvvetliliğinin, cinsel gelişim alanında belirleyici bir unsur olduğu unutulmamalıdır.
Çocuğun cinsel gelişimi ile ilgili en çok merak edilen konulardan bir tanesi de, çocuk mastürbasyonudur. Çocukluk döneminde mastürbasyon doğaldır ve çocuk bu eylemi sebebiyle kesinlikle suçlanmamalı veya cezalandırılmamalıdır. Aksi tutumlar, çocuk ile bedeni arasına bir duvar örmekten öteye gidemeyecektir. Eğer çocukta mastürbasyona yoğun bir yönelim olduğu gözlemleniyor ise bir uzmandan destek alınmalıdır.
Özetle; ihtiyaç ve sınırlarına saygı duyulan, duygusal ve fiziksel olarak bakım vereni tarafından kapsanmış bir çocuk, tüm diğer gelişim alanlarında da olacağı gibi, cinsel gelişim alanında da desteklenmiş olacaktır.
Psikolog Yağmur Damla Demir